Ölü Gelin - Corpse Bride (2005)

ÖLÜ GELİN - CORPSE BRIDE (2005)


Warner Bros.

Imdb puanı: 7.3
Süresi: 1sa 17dk 
Yaş sınırı: 7+

"Seni seviyorum Victor. Ama sen bana ait değilsin."

-Emily 

"V: Daha dün mutlu bir düğün düşlüyordum. Şimdi ise akıntıya kapılmış, denize sürükleniyorum.

H: Denizin pek çok kıyısı vardır canım. Belki güzel bir kıyıya gidersin."

-Victoria ve Hildegarde

Normalde burada bir tane alıntı olması gerekiyordu.

💬 Öyleyse neden bir tane değil de iki tane?

Çünkü ikisi arasında seçim yapamadım tamam mı?

Sen onun kusuruna bakma. Bazen yazımın içine atlamadan duramıyor.

💬 Çünkü sinirini bozmak çok eğlenceli.

Kes sesini!

Evet, konumuza geri dönelim.

KONUSU

  Film, 1800'lerin sonunda geçiyor ve filmi izlerken o eski havayı kesinlikle hissediyorsunuz. Filmin konusu kısaca Victor adında bir gencin ölü bir kadınla yanlışlıkla evlenmesi olarak anlatılabilir. Adından anlaşılabileceği gibi filmin karanlık bir havası var.

💬 Tabii ki karanlık bir havası olacak. Sonuçta bu bir Tim Burton filmi.

Evet, film Tim Burton filmi olmasının hakkını kesinlikle veriyor.

OLAY ÖRGÜSÜ

   Olay örgüsü çok karmaşık değildi. Kolay anlaşılabilir ve basitti. İzlerken bazı yerlere ters köşelere rastladım fakat çoğunlukla tahmin edilebilirdi. Ama filmin yapıldığı yılı da göz önünde bulundurursak o kadar da klişe değildi.

YAŞ SINIRINA UYGUNLUK

   Gelelim filmin yaş sınırına gerçekten uygun olup olmamasına. Ölü Gelin adında bir film yedi yaş ve üzeri için ne kadar uygunsa, o kadar uygun. Film çok mu korkunçtu? Hayır. Çocuklar izleyebilir mi? Eğer "Çocuğum birkaç iskelet, bir iki ölü ve biraz da romantizm görse bir şey olmaz." diyorsanız o zaman izletebilirsiniz ama filmi izletmeden önce bir tur siz izleyip baksanız zarar etmezsiniz diyorum ben.

DUBLAJ MI ALTYAZI MI?

   Normalde bu soruya gözü kapalı "Dublaj!" diye atlayan biriyim. Çünkü ülke olarak ANİMASYON
dublajında GENELDE iyi olduğumuzu düşünüyorum. Bu filmi de dublajlı izlemeye başladım ta ki 29. saniyeye kadar. 29. saniyede ekrana gelen "Johnny Depp" (Victor) ve "Helena Bonham Carter" (Emily) yazısı işi olduğu gibi değiştirdi.

   Filmi bu yazı için bir de dublajlı izleyeyim dedim. Filmi başlatıp 5-6 dakika ileri sardım ve birden Yekta Kopan'ın sesiyle karşılaştım.

   Yekta Kopan'ı Şimşek McQueen'den (Ka-Chow) tanırsınız. Ayrıca kendisi meşhur "Hanım hanım. Bunlar benim yavrularım." repliğinin de yaratıcısı olur. Bu filmde de Victor'u seslendiriyor.

 Her neyse, evet seslendirme kadrosunda Yekta Kopan var ama tek başına koca filmi taşıyabilmiş mi? Maalesef hayır. Yani Victor ve Emily'nin dublajı iyi, bir de Lord Barkis'in ama onun dışında ben dublajı pek beğenmedim açıkçası. Mesela filmde Fransız bir aşçı kafası var adı Mösyö bilmemne. (İsim hafızam asla iyi olmadı.)

💬 Onun adı Paul.

Paul mu? Amma sallamışım. 

   Evet, mesela dublajda Paul'un konuşması bir Fransız'dan çok Buz Devri'ndeki Sid'e benziyor. Neyse ki çok konuşmuyor.

   Kısacası dublajı çok iyi değildi ama "Ben dublajlı izlemek istiyorum." derseniz de izleyebilirsiniz. Çok da rezalet değildi.

ŞARKILAR

   Evet, filmde şarkılar var. Tam olarak dört tane (sözsüz olanları saymadım) ve şarkılar güzeldi. Yani duyduğum en iyi film müzikleri diyemem ama güzellerdi. Ama en çok Victor'un piyano çaldığı yerleri sevdim.

💬 Sen nerede piyano duysan seviyorsun zaten. Bence sende piyano hastalığı var. Bir doktora gitmelisin.

Kes sesini! Buradakiler gerçekten güzeldi tamam mı? Evet, her neyse. Bir sonraki bölüme geçebilir miyiz artık?

💬 Bir sonraki bölüm kalmadı ki. Sırada spoiler alarmı var.

Öyle mi? Sona yaklaştık ha?

Evet, değerli okuyucum. Eğer filmi henüz izlemediysen ve spoiler yemek istemiyorsan....


DÖN BURADAN! DÖN!

SONRA SPOİLER YERSİN KARIŞMAM

BAK HALA OKUYOR. DÖN DEDİM DÖN!

Evet, spoiler yemek istemeyenler gittiğine göre....

AMA BEN SANA NE DEDİM KERATA! DÖN!

Artık gittiklerine göre devam edebiliriz.

TEORİLER

   Evet, gelelim teorilere. Bu filmle alakalı sadece bir teorim var. Filmin sonunda Emily'nin kelebeklere dönüştüğünü hatırlıyor musunuz? Belki de bizim ölüler diyarı olarak düşündüğümüz yer aslında yarım kalan ruhların gittiği yerdir ve yarım kalan işlerini tamamladıklarında kelebeklere dönüşerek asıl ölüler diyarına gidiyorlardır.

   Saçma göründüğünü biliyorum ama düşünün biraz. Emily Victor'a onun kendisini serbest bıraktığını söyledi, çiçek buketini fırlattı yani yaşayanların dünyasını terk etmeye tamamen hazırdı. Ve kelebeklere dönüştü.

   Ayrıca Emily'nin dönüştüğü kelebekleri bir yerde daha görüyoruz. Filmin başında Victor'un resmini çizdiği kelebek Emily'nin dönüştüğü kelebeklerle aynı. Yani buna benzer bir olay daha önce de yaşandı.

   Pekala. Benim bulabildiğim teoriler bu kadar. Eğer sizin bulduklarınız varsa yorumlara yazmayı unutmayın. Gerçekten iyilerse onları yazıya koyabilirim. (Adınızla berber tabii ki) Ayrıca eğer bunun gibi hakkında yazmamı istediğiniz film varsa lütfen yorumlara yazın. Şimdilik hoşça kalın. Kendinize iyi bakın. (Vay kafiyeli oldu) Sizi seviyorum.

Yorumlar

  1. Bloğunu okudum çok beğendim,kolay gelsin,tebrik ederim...

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel olmuş tebrik ederim

    YanıtlaSil
  3. Teorine bayıldım.

    YanıtlaSil
  4. Blogunu okudum ve çok beğendim.💖
    Yeni filmlere bloglarını sabırsızlıkla bekliyorum.🤗

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

En Çok Okunan Yazılar

Kung Fu Panda (2008)

Otel Transilvanya - Hotel Transylvania (2012)

Spider-Man: Into the Spider-Verse Sevenlere Haber